Hadi Hayallere, Hadi Erasmus’a!

Hadi Hayallere, Hadi Erasmus’a!

Özel İdeal Kız ve Erkek Öğrenci Yurtları: Konya, Ankara ve İstanbul’da bulunan kız ve erkek öğrenci yurtlarımız ile ekonomik, sağlıklı ve konforlu bir konaklama imkânı için sizleri de aramıza bekleriz. Konya’da 17, Ankara’da 3, İstanbul’da 1 olmak üzere toplamda 21 şube ile 26 senedir hizmetinizdeyiz. Yanınızda ve dahi arkanızdayız. Bizimle başlayacağınız her yolculuğun keyifle sonlanmasını temenni ederiz. Sağlıklı günler dileriz! (:

            Öğrenci yurtları ile ilgili her türlü bilgi ve iletişim için: “ idealyurtlari.com ” adresinden Konya, Ankara ve İstanbul’da bulunan yurtlarımız ile ilgili detaylı bilgi alabilirsiniz. Aynı zamanda “ Biz Sizi Arayalım ” bölümüne numaranızı bırakarak sizi aramamız için bize ücretsiz mesaj bırakabilirsiniz.

Hadi Erasmus’a!

            Merhabalar sevgili öğrenciler, hem başarılı hem de şanslı biri olduğunuzu ve Erasmus programına katılmaya hak kazandığınızı varsayıyoruz. Umuyoruz böyle de olacaktır. Bazı gerçeklerin ve gerekliliklerin farkında olmanız; Erasmus sürecine ilk başladığınız andan itibaren, son anınıza kadar işlerinizi kolaylaştıracaktır. O zaman hayatınızdaki her şeyin en iyisini istediğimiz gibi, en iyi Erasmus macerası için de yeni bir devam yazısı ile karşınızdayız. Devam yazısı diyoruz, çünkü Özel İdeal Kız ve Erkek Öğrenci Yurtları ve tabii İdeal ailesi olarak sizler için daha önce Erasmus’tan, nasıl gidebileceğinizden, nerelere gidebileceğinizden, hangi ülke için ne kadar önce vize çıkarmanız gerektiğinden, hibe miktarlarından ve benzeri birçok konudan bahsetmiştik. Kendinizi ilk olarak bu yazımızda bulduysanız, bir önceki yazımıza bir göz atıp geri gelmenizi tavsiye ederiz. (:

            Hadi başlayalım… Öncelikle genel öğrenci kitle tarafından sanıldığının aksine Erasmus programı bir yabancı dil öğrenme programı değildir. Program, öğrenilmiş bir dili geliştirme amacına hizmet etmektedir. Bir yabancı dili öğrenmiş olmalısınız ki, Erasmus programı ile bu öğrendiklerinizi uygulayabilesiniz, pekiştirebilesiniz. Öğrenmek derken anadiliniz gibi öğrenmekten bahsetmiyoruz elbette, hayatta kalacak kadar bilseniz yeterlidir. Tabii biz Türkler, hemen hemen hepimiz, derdimizi anlatacak kadar İngilizcemiz olduğunu iddia ederiz… Gel gelelim bir turistle karşılaştığımızda ise derdimizi anlatamayıp sesimizi yükseltmeye başlarız. Çünkü belli bir desibelin üzerindeki her ses aynı dildir(!) (: Elbette dalga geçiyoruz ya hu! Dilinizi bilmeyen hiç kimse sizi sesinizi yükselttiğinizde anlamayacak, toparlanın ve çözümlere odaklanın: Dil öğrenmek!

            İlk olarak, vücut dili her yerde olduğu gibi yurt dışında nerede olduğunuzu dahi bilmediğiniz yerlerde bile işe yarıyor. Mesela oda arkadaşınıza hiçbir zaman, “Şunu verebilir misin?” demek için “Can you give me that?” demenize gerek yoktur. Adını söyleyip, işaret parmağınızla istediğiniz şeyi gösterip suratınıza onu bana verir misin ifadesi takınmanız ya da avcunuzu açmanız yeterli olacaktır. (: Kendinizi henüz konuşmayı bilmeyen fakat yiyecek yemek, su içmek, hayatta kalmak gibi gayeleri olan, bunun bir gaye olduğunun bile farkında olmayan bir bebek gibi düşünmelisiniz. Evet, Türkçeyi bile unutun! İşte bu düşünceye adapte olduğunuz ve dünyayı belli bir döneme kadar sıfırladığınız anda her şey sizin için çok daha kolay olacaktır. (:

            İkinci olarak, Erasmus programı tam anlamıyla bir burs programı değildir. Evet, daha önceki blog yazımızda da bahsettiğimiz üzere programa hibeli olarak katılabilirsiniz ancak hibesiz olarak kendi imkânlarınız ile Erasmus yapmanız da mümkündür. Hibeli olarak katıldığınız ve belirlenen burs miktarını aldığınız takdirde Erasmus hibenizin öncelikle %80’i hesabınıza yatırılmaktadır. Dönüş yaptığınızda, eğer belirli şartları sağlıyor iseniz hibenizin geriye kalan kesin miktarı tekrar hesaplanarak kalan %20’lik kısmı da hesabınıza yatırılmaktadır. Bunu da, mutlaka bütçeleyerek bir yere not etmenizde fayda olduğunu söyleyebiliriz.

            Üçüncü olarak, Erasmus programı kesinlikle bir diploma programı da değildir fakat özgeçmişiniz için gerek iş başvurularında, gerekse statü gerektiren yerlerde göze daha kolay girebilmeniz açısından oldukça iyi bir deneyimdir. Erasmus programına katılmış olmanız, bir nevi; “Evet, benim İngilizce bilgim var, konuşabiliyor, anlayabiliyorum ve onunla yurtdışında da yaşayabilirim.” cümlesinin ispatıdır. Özellikle, mezun olduktan sonra bir işe girerken bırakacağınız CV’de çok güzel duracağından eminiz. Tüm bunları zaten biliyoruz diyorsanız bile biz yine de bir üstünden geçmek, altını çizmek ya da ona benzer bir şeyler yapmak istedik işte… (:

            Sevgili arkadaşlar, bir önceki blog yazımızda Erasmus şöyle iyidir, böyle güzeldir, büyük fırsattır, şunu yaparsınız, bunu edersiniz dedik sıraladık da sıraladık fakat Erasmus sadece ülke ülke gezilen bir seyahat turu değildir. Sadece gezi amaçlı gitmeniz ileriki hayatınızda sizlere bir takım pişmanlıklar getirebilir. Gezmeyin demiyoruz, kesinlikle her fırsatınızda yollara çıkın ama dersleriniz, keşifleriniz ve eğlenceleriniz belli bir dengede olursa, seneler size pişmanlık getirmeyecektir. (: Döndüğünüzde “Neden 10 değil de 20 şehir gezip gelmedim? Şu gün de vaktim vardı oysa...” demenizi bizler de istemeyiz fakat döndüğünüzde bazı hesapları iyi yapmış olmanız gerekmektedir ki başınız hibe için, dersler için ağrımasın ve kendinize bolca güzellik katmış olun. (: “Ne hesabı?” dediğinizi duyar gibiyiz, hemen bu konuya da değinelim.

            Derslerinizde başarılı olamadığınız takdirde, dönüş yaptığınızda okulunuzun uzama ihtimali sizi ne derece etkileyecek bunu iyi düşünmeniz gerekiyor. Aynı zamanda Schengen ülkelerinde pek tespit edilemese de bulunduğunuz yerden yedi gün ayrıldığınız tespit edildiğinde hibenizin kesileceğini de unutmamalısınız. Bu konularda dikkatli olmanızı tavsiye ederiz, değinmemiz gereken bir başka konu ise Erasmus programı yan gel yat, şehirden şehre, partiden partiye koş programı da değildir. (: Evet, maalesef birçok öğrencimiz bu programın eğlenceli kısımlarını çekici buluyor sadece… Elbette hayatınız boyunca bir defa elinize geçecek bu fırsatı en eğlenceli şekilde geçirmenizden yanayız; zira hem o yaşlar, hem o eğlenceler, hem de bu güzel fırsat insanın ayağına on kez gelmiyor. Fakat sorumluluklarınızı da unutmamakta fayda görüyoruz. Evet, sorumluluklar!

            Umuyoruz sizi orada bekleyenin yalnızca arkadaşlar, partiler, geziler ve benzeri eğlenceler olduğunu düşünmüyorsunuzdur. Çünkü sizi hayal kırıklığına uğratmak hiç istemeyiz (: ama aynı zamanda sınavlar, sorumluluklar, sunumlar, yaşam zorlukları; bildiğinizi sandığınız ve size yeteceğini düşündüğünüz yabancı dilinizin gündelik hayatta kendinizi anlatmak isterken, doğru kelimeleri bulamadıkça fark ettiğiniz yetersizliği… İşte tüm bunlar Erasmus gerçeklerindendir. Hibelerinizin oranlı olarak verildiğine değinmiştik. Erasmus hibenizin %80’i yurtdışında bulunduğunuz süreçte hesabınıza yatırılmıştı, kalan %20 hibenizi alabilmenizin şartlarından biri ise derslerinizde sizin için belirlenmiş bir oranda başarılı olabilmektir.

            Bahsettiğimiz üzere güzellikleri olduğu kadar zorlukları da olan bu biraz çetrefilli bolca eğlenceli programı, fırsatınız varsa mutlaka değerlendirmenizi şiddetle tavsiye ediyoruz. Yeni şeylerle birlikte kendinizi de yeni baştan keşfedeceğinize garanti veriyoruz. Bu tecrübe size vizyon katacak, sadece dil alanında değil bunun yanında farklı konularda da gelişim göstermenizi sağlayacaktır. Elbette tek başınıza yurtdışında ayakta kalabilmek de cabası… Ülkenize, yani Türkiye’ye döndüğünüzde cesaretin ve başarının kendiniz için geride bıraktığınız anılardan daha anlamlı bir tasviri olmayacaktır. (:

            Şimdi Erasmus fikrini hayata geçirmeden önceki ilk adımlarınızı ve belki de masanızda dönüp duran o tatlı sohbetleri anımsayın. Diyelim ki, Erasmus ile Avrupa’ya gitmenin hayalini kuruyorsunuz. Üniversitede gayet güzel giden de bir hayatınız var. Arkadaşların “Ya hu Erasmus diye bir şey varmış; neymiş, nasıl başvuruluyormuş? Biz de mi yapsak?” diye senin aklına girmeye çalışıyorlar. Hatta ikna da ediyorlar. Peki, her üniversite öğrencisi, Erasmus yapabilir mi? Erasmus şartları var mıdır? Okuduğu üniversitenin ve bölümün, “Erasmus Birliği” dâhilinde olması durumunda, her öğrencinin Erasmus yapmaya hakkı olmakla beraber; bazı Erasmus şartları ne yazık ki bireysel olarak yerine getirilmek zorundadır. Çünkü aslında bu hakkı kazanmak ve gidebilmek için, girmemiz gereken sınavlar ve belli başlı başvuru şartları vardır.

            Öncelikle sevgili öğrenciler, okuduğunuz bölüm Erasmus programından yararlanabilir bir bölüm olmalıdır. Anlayacağınız her üniversite okuyan Erasmus’a gitmeye hak kazanabilir diye bir durum söz konusu değildir. Hali hazırda lisans, ön lisans, yüksek lisans veya doktora öğrencisi olmanız gerekir. Not ortalaması da oldukça önemlidir. Erasmus’a başvurabilmeniz için, genelde 4 üzerinden 2.30 veya 100 üzerinden 70 puanlık bir not ortalamanız olmalıdır. Yüksek lisans veya doktora öğrencilerinin ise en az 2.50 veya 75 puanları olmaları gerekli. Bu şartları yerine getirdiğinizi varsayıyoruz fakat bununla da bitmedi. Tüm bunların ardından bir de sınava girmeniz gerekiyor. (: Çünkü Erasmus yapmak istediğiniz ülkeye gitmek isteyen tıpkı sizin gibi birçok akranınız daha var. Elbette ki her başvuru yapan değil; belirli bir kontenjana göre bahsettiğimiz belirli alanlarda istenen başarıyı gösteren kimseler programa kabul edilmektedir.

            Genellikle 6 ay veya 1 yıl önceden, okul yönetimi tarafından belirlenen Erasmus şartları panoya asılır. Bu panoda bulunan bildirgeden; hangi ülkeye kaç kişinin gideceğini, Erasmus başvuru şartlarını ve yapılacak olan sınavın tarihini öğrenmeniz mümkündür. Şartları yerine getiren herkes, belirtilen günde Erasmus sınavına katılır. Erasmus soruları, genel yetenek ve İngilizce/diğer diller sınavı şeklinde olabilir. Erasmus sınavı sonucunda, sınavın ortalaması ve not ortalaması alınarak, ilgili bölümde okuyan herkesin puan sıralaması okuldaki panoya asılır. İşte bu panoya baktığınızda hayal kırıklığı ile adınızı da karalamak isteyebilir, sevinç naraları ile bunu herkese duyurmak hatta tişörtünüze bastırmak da isteyebilirsiniz. (: Biz hepinize bolca şans diliyoruz. Üzülmeyin! Aşağı yukarı 4 seneniz ve haliyle en az 4 başvuru şansınız var. Sağlıkla kalın!

ÖZEL İDEAL ÖĞRENCİ YURTLARI – KALİTE, KONFOR, GÜVEN –

            Hizmet yolculuğumuza 120 yatak kapasitesi ile 1994 yılında Konya’da başladık. Özel İdeal Öğrenci Yurtları olarak bugün; Konya, Ankara ve İstanbul’da 21 adet şube ve yaklaşık 6 bin 500 yatak kapasitesi ile çeyrek asrı aşan bir süredir bu hizmete devam etmekteyiz. Bu güne kadar yaklaşık 65 bin öğrenciye ev sahipliği yaptık ve bünyemizden gururla mezun ettik. Sizler de Özel İdeal Öğrenci Yurtları’nı tercih edebilirsiniz.

            Özel İdeal Öğrenci Yurtları geçmişten bu güne, çeyrek asırdır verdiği yurt hizmetlerine öğrencilerimizin ve velilerimizin gösterdiği yoğun talebi karşılayabilmek ve öğrenci yurdu işletmeciliğinde edindiği deneyimleri Türkiye geneline yaygınlaştırabilmek amacıyla diğer illerde de şubelerini hizmete sunmaya başlamıştır. İdeal ailesi, sizin ve sizin gibi birçok öğrencinin daha beklentilerini her türlü imkân dâhilinde karşılayabilmekten yanadır.

            Mümkün olan en iyi şekilde ikinci bir aile ortamı oluşturabilmek, bir güven ortamı sağlayabilmek ve sizleri sağlıklı bir eğitim ortamında yetiştirebilmek yıllar boyu verdiğimiz hizmetin öncelikli çabası olmuştur. Güler yüzlü personellerimiz ve her biri pedagojik formasyon alanında sertifika sahibi yönetim kadromuz ile Özel İdeal Öğrenci Yurtları olarak, eğitim süreniz boyunca konfor içinde konaklamanız için çaba gösteriyoruz.

“ Kalite, konfor ve güven için, bizler öğrencilik döneminizde aileniz olmaya hazırız! ”