ERKEK ÖĞRENCİLER İÇİN İDEAL’DEN; İDEAL İPUÇLARI
Eğitim süreçlerimizin farklı zaman ve mekânlarda, yaşamımızın neredeyse tamamına hükmeden bir olgu olduğu yadsınmaz bir gerçek. İşte bu eğitim süreci içerisinde oradan oraya koşuşturan öğrencilerden biri de sensin. Sıkı bir çalışma dönemi ve sıkıntılı bir karantina dönemi ardından, çok bunaldığını biliyoruz. Umarız bu yeni başlangıç sana, bolca keşif yapacağın, yepyeni anılar biriktireceğin, büyük başarılara imza atacağın, kocaman bir değişiklik olur. Kendini bu yazımızda bulduğuna göre; hem bir erkek öğrenci, hem de artık bir Konyalısın. Hoş geldin Konya’ya!
Konya için yaptığın araştırmalar sonucunda okuduğun kötü yorumlarla hevesin oldukça kırılmış olabilir. Fakat bilmeni isteriz ki; o aramaya hangi şehri yazmış olursan ol, her türlü kötü yorumlarla karşılaşabilirsin. Öğrencilerin beklentileri birbirinden oldukça farklı olabiliyor. Örneğin senin mutlu olduğun bir şey arkadaşını mutlu etmeyebiliyor ve hatta bir başkasını rahatsız edebiliyor… Yani İdeal ailesi olarak sana vereceğimiz ilk tavsiye, yaşayacağın bu yeni şehri kendin keşfedene dek okuduklarına ve duyduklarına itimat etme. Sadece güzel bir yolculuk yap ve Konya’ya adım attığında, kendi düşüncelerini kendin oluşturmaya başla.
Birçoğumuz için olduğu gibi senin için de gerçek hayat işte şimdi başlıyor. Aile yanı kavramının; samimi bir ev ortamı ve iki kap sıcak yemekten ibaret olmadığını öğrenme vakti geldi. Bir erkek olarak öğreneceğin ilk şey, işlerin evde öyle göründüğü kadar da kolay dönmediği olacak. “Nerede kalacağım? Nasıl yapacağım?” sorularını duyar gibiyiz… Öncelikle, nerede kalırsan kal, aile yanında olmanın rahatlığını özleyeceksin. Biz yalnızca bu özlemi kolaylaştırmak için burada, senin yanında olacağız. Bu nedenle “Yurtta mı kalsam yoksa ev daha mı rahat olur?” diye kafanın içinde dönüp duran sorulara İdeal ailesi olarak seninle birlikte düşünüp, bir yanıt bulmaya geldik.
Seni Huzursuz Eden Her Şeyi Geride Bırak
Kendine bir ev veya erkek öğrenci yurdu ararken ya da sadece Konya ile ilgili bir araştırma yaparken karşına çıkmış olabiliriz ve hayatını sorguladığın başlıklardan birinde bulmuş olabilirsin kendini… Genelde bu hesaplaşmayı uçlarda yaşadığın duygularda yapıyor olmalısın; çok mutlu veya çok mutsuz olduğunda ya da beklediğin bir şeylerin sonucu çok iyi veya çok kötü geldiğinde… Oldukça sıkıntılı günlerin, gergin dönemlerin, salgınların, karantinanın ve daha nice problemlerin akabinde; İdeal ailesi olarak senin ve akranların için böyle bir yazı yazmak istedik. Bu duyguların olumsuz olanları bazen ilerlemene bir türlü izin vermez ve sen olduğun yerde sayıyormuş gibi hissederek daha büyük bir umutsuzluğa kapılırsın. Gülümse! Bu sefer ne seni mutsuz edecek, ne de hali hazırda kötü giden hiç bir şey yok. Sadece yeni başlayacağın bu hayat için sana ufak ama hayatına etki edeceğimizi düşündüğümüz birkaç öneride bulunacağız. Kafanı bulandırıp duran düşünceleri bir kenara bırak ve kendine olan inancını tazele!
Öncelikle bir şeyleri çok da fazla düşünmemelisin. Kafamızdaki düşünceler bir süre sonra kendini bir kısır döngüye bırakır, düşündüğümüzün farkında bile olmadığımız çoğu şeyi düşünüyorken buluveririz kendimizi bir anda... Gündelik hayatımızda anlık durum ve olaylar karşısında vermemiz gereken tepkiler; yapmamız gereken iş ve planlamalar yine farkında bile olmadan bu kısır döngü nedeni ile sekteye uğrar. Çevremizdeki gelişen ve değişen şeylere karşı dönütlerimiz yavaşlar ve haliyle gözle görülür bir düşüş yaşarız. Aşırı düşünme sonucu ortaya çıkan verimsizlik ve motivasyon kaybı hem fiziken hem ruhen bizleri olumsuz etkiler. Bunun bir depresyon süreci olarak sonuçlanmaması için fazla düşünmeyi bırakıp, anı yaşamaya başlamalı ve en çok kendini düşünmelisin.
İnsanlar genellikle kendileri için daha iyi olacağını bilseler bile var olan düzenlerinin değişmesine anlamsız bir korku ile yaklaşırlar. Alıştıkları düzen onlara daha sıcak ve samimi gelir. Hatta değişimi mümkün olduğu sürece erteler ve istemezler. Fakat esas olan şudur ki; değişmekten asla ve kat’a korkmamalısın. Korkunun galip geldiği her durumda insan bir adım geride kalmış demektir. Yeri gelmişken, Mevlana Celâlettin Rumi’nin de sohbet şeyhi olan, Şems-i Tebrizi’nin bir sözünden alıntı yapalım: “Düzenim bozulur, hayatım alt üst olur diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?”… Kısacası değişimlere açık olmalı, daha iyisi için kendine ve çevrene şans tanımalısın.
Evet! Değişimden korkmamanı söyledik fakat değişim sonrası geçmişte de yaşamaman gerekiyor. Gün içerisinde sabahtan akşama kadar yaptığımız tüm aktiviteler o güne ait ve sonra gün bitiyor. Bazen üzerinden aylar ve hatta yıllar geçmiş şeyleri bu güne taşıyabiliyoruz. Yaptığımız her işte bir kaygı ve endişe oluyor. Bunun kendimize ne kadar zarar verdiğinin ve hatta yaşam kalitemizi düşürdüğünün farkında bile olmuyoruz. Geçmişi geride bırakmanın zor olduğunu biliyoruz fakat herkesin bir eşiği var ve o eşiği geçince her şeyin çorap söküğü gibi geleceğinden eminiz. “Geçmiş, geçmişte kaldı; gün bugündür.” ilkesi ile hareket etmelisin.
Bunca zaman herkesi memnun etmeye çalışarak geçirdiğin bir ömrün olabilir. Öncelikle bu konuda bilmen gereken en önemli şey çevrendekilerin isteklerini aynı düzeyde karşılamak ve her birinden aynı memnuniyet ifadesini almak kesinlikle mümkün değildir. İnsanların isteklerini yerine getirmeye çalışırken kendini unutabilir, geri plana atabilirsin ki bu kesinlikle doğru değildir. Günün sonunda kendimizle baş başa kalacağımızı unutmamalı ve çevremizdekileri mutlu etme pahasına kendimizi harcamamalıyız. İnsanın kendi mutluluğu, çevresindeki insanları zaten mutlu edecektir. Özellikle bunu üniversite yıllarının ortalarında çok daha iyi anlayacaksın, okuduğun bu satırlar aklına geldiğinde ise seni bir nebze olsun etkileyebildiğimizi düşünüp gülümsersen, ne mutlu bizlere...
Son olarak; iç muhasebemizde konunun konuyu açtığı, kendimizle olan bitmek tükenmek bilmeyen iç hesaplaşmamız genellikle hep acıklı biter. Keşkeler, ah-vahlar, bir takım suçluluk duyguları kendimize en çok yakıştırdığımız sonuç hezeyanlarıdır. Bu düşünceler nedense hep kafamızı yastığa koyduğumuz anda başlar ve sonunu bir türlü getiremeyiz. Özellikle pandemi dönemlerinde, karantina ve ardından sokağa çıkma yasakları da ilan edilmişken, hepimiz bu içsel muhasebelere yoğun vakitler ayırdık. İdeal ailesi olarak bize bir şey kazandırmayacak olumsuz konuşmaların uykumuzu kaçırmasına izin vermemeye karar verdik. Seni de bu sıkıntılı ve zor dönemlerde verdiğimiz tavsiyelere uymaya ve yüzünde kocaman bir gülümseme ile aramıza katılmaya bekleriz.
Konya’da Okuyacak Erkek Öğrenciler İçin Yurt/Ev Karmaşası
Koca bir yıl belki de daha fazla bir süre boyunca üniversite sınavına hazırlandınız. Tabiri caiz ise biraz da şanssız bir hazırlık dönemi geçirdiğiniz ve hiç beklemediğiniz aksiliklerle karşı karşıya kaldığınız bu dönemde tüm zorlukların üstesinden başarı ile gelerek nihayet sınava girdiniz. Aldığınız sonuçlarla, heyecanla tercihlerinizi yaptınız ve artık istediğiniz üniversiteye yerleşmeye hak kazandınız. Sıra evinizden ayrılıp yeni bir şehre, yeni bir kültüre, yeni insanlara ve yepyeni bir yaşam alanına adım atmaya geldi. Şayet devlet yurdu çıkmadıysa da aklınıza takılan ilk soru kalacak yer problemi olacaktır. Peki, nerede kalacaksınız? Bir erkek öğrenci, evde mi yoksa yurtta mı kalmayı tercih etmeli? Gelin hem erkek öğrenciler için biraz yurt ev karşılaştırması yapalım hem de Konya İdeal Öğrenci Yurtları olarak, erkek öğrenciler için yurtlarımızın artılarından bahsedelim.
Üniversite Yakınında Yaşamak
Üniversiteye kaydınızı yaptırdıktan sonra, yakınında bir yerde kalacak yer bulmak, her öğrencinin ders çıkışlarında hayalini kurduğu bir konu olsa gerek. Ancak üniversiteye yakın evlerin fiyatları bazen oldukça pahalı olabilirken, bu durum yurtlar için pek de geçerli değildir. Genelde yurtlar kampüslere yakın yerlerde veya kampüslere ulaşımın kolay olduğu yerlerde konumlandırılırlar. Dersten çıktıktan kısa bir süre sonra odanızda olmanız büyük bir avantajdır.
Sorumluluklarla Yaşamak
Öncelikle, eğer evde kalmaya karar verirseniz ilk işiniz bir emlak ofisine adım atmak ve ev beğenmek olacaktır. Sonrasında büyük olasılıkla henüz eve taşınmadan karşınıza, emlakçıya verilecek ücret, depozito ve iki aylık kira çıkacaktır. Hemen ardından odanıza ve ortak alanlara alınacak eşyalar derken bir süre uğraşmanız ve bir sürü de masraf etmeniz gerecek. Her ay ödemeniz gerekecek kiranın yarısına denk gelecek faturalar da cabası… Eğer bir de yalnız başınıza kalacaksanız, vay halinize! Ben yalnız kalmayacağım her türlü masrafı da arkadaşlarımla bölüşeceğiz diyorsanız, işin sadece maddi boyutuna değinmemek gerek elbette…
Ev Arkadaşlığı Yapmak
Ev arkadaşları bulacak olursanız; bulaşık sırası, yemek sırası, temizlik sırası, çamaşır sırası, banyo sırası, tuvalet sırası ve benzeri sorumlulukları kabul etmeniz gerekmekte. Siz kabul ettiniz fakat bu sorumlulukları taşıyacak ev arkadaşı bulmak da işin bir başka ve daha önem arz eden kısmı. Bu konularda bir erkek öğrenci için maddiyattan çok daha önemli olan şey her zaman sorumluluklar olmuştur. Kendinize ayıramadığınız veya onların kendine ayıramadığı vakitlerden şikâyetleri ve beraberinde gelen sorumsuz davranışlar, arkadaşlık ilişkilerinizde de ciddi sorun olabilir. Bu bakımdan bir erkek öğrenci yurdunda kalmak sizler için ümit ederiz ki çok daha iyi olacaktır.
Sosyalleşme Süreci
Evde kalırken yanınızda en fazla iki ya da üç ev arkadaşı alabilirsiniz. Yalnızlıktan sıkıldığınız zamanlarda kalabalık bir grubun içinde yer almak için kendinizi evin dışına atmak zorunda kalırsınız. Ancak yurtlarımızda çalışma odaları, televizyon odaları, spor salonları, teras veya kafeterya gibi ortak alanlarda yeni insanlar ile tanışabilir, çevrenizi genişletebilirsiniz.
Ders Notları Arayışı
Okulda bulabilmek için peşinde günlerce süründüğünüz, rakiplerinizden bir türlü alamadığınız ve sınav haftalarına doğru önemi gitgide artan ders notlarını erkek öğrenci yurtlarının samimi ortamlarında bulmak son derece basittir. Sizinle aynı dersi alan kişilerden alacağınız notlar ile bu problemi ortadan kolaylıkla kaldırabilirsiniz. Bunun yanı sıra sizden üst dönemlerde olan öğrencilerden ödevleriniz ve projeleriniz konusunda yardımlar alabilir, daha önceki sınavlarda sorulmuş olan sorulara ulaşıp daha verimli bir çalışma sağlayabilirsiniz. Evde bu imkânları bulmak elbette ki bir nebze daha zordur.
Temizlik Kargaşası
Öğrenci evlerinin temizlik konusunda ne derece hijyene sahip olabildiğini ya da daha doğrusu olamadığını açıklamak çok da zor olmasa gerek. Hele ki temizlik erkek öğrenciler tarafından sağlanıyorsa; bu zamana kadar belki de eline bir bez alıp televizyonun tozunu dahi almamış, elektrik süpürgesi kullanmamış, çamaşır makinesini çalıştırmayı yeni öğrenmiş bireylerden bahsediyoruz demektir. Siz de bu bahsettiğim erkek öğrencilerden biri olabilirsiniz fakat değilseniz de lütfen söylediklerimizi yadırgamayın. Çünkü siz neyi ne kadar iyi yapıyor olsanız da ev arkadaşınız ile temizlik konusunda ayrı düşmeniz, evde oldukça huzursuz bir ortam yaratacaktır. Ancak yurtlarda bu durum geçerli değildir. Yurtlarımızda ortak alan ve odaların temizliği yurt görevlilerimiz tarafından her gün yapıldığı için hem odanız hem de yaşanılan ortak alanlar oldukça temiz kalacaktır.
Yemek Sorunu
İşte bu konu ne kadar çözülür deyip dert etmeseniz de, bazen öğrencilerin en büyük problemi haline gelebiliyor. Sabah kahvaltı için açılan buzdolabının boş olması, akşam eve çok aç bir şekilde geldiğinizde hazır bir sofra yerine dağ gibi bir bulaşık görmek pek de hoş olmayabilir. Yurtlarımızda ise ücretsiz sabah kahvaltıları ve cüzi miktarlardaki akşam yemekleri ile hem bütçenize hem de midenize büyük bir iyilik yapmış olacaksınız.
Kısacası; Konya İdeal Kız ve Erkek Öğrenci Yurtları olarak, sizlerin rahatı ve sağlığı için elimizden geleni yapmaya hazır ve razıyız. Gerek kız ve erkek öğrenci yurtlarımız, gerekse Konya hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilmeniz için; farklı içeriklerdeki diğer yazılarımızı da okumanızı tavsiye ederiz. Sitemizde yer alan sanal turlarımız ile Konya’ya adım atmadan da yurtlarımızı gezebileceğinizi belirtir, sağlıklı mutlu günler dileriz.